Maçın akabinde Hürriyet gazetesi müellifi Uğur Meleke, müsabaka hakkında yorumlarda bulundu.  

Uğur Meleke: 

Benim üzere 80’lerde doğanların birçoğu için Solskjaer, bir çocukluk ikonudur. İtidalli katil, tıkanan maçların çözücü golcüsü, finallerin nöbetçi yıldızıdır Solskjaer.

Simgesi olduğu kulübe, Manchester United’a teknik adam olarak dönüşünün temelinde de bu his yatar. Güç vakitlerden geçiliyordu. Fedakar bir nöbetçiye muhtaçlık vardı ve Solksjaer kabul etmişti o süreksiz vazifesi. Kısa müddette somurtan oyuncu kümesini gülümser hale getirmiştir.

Futbolcuların sevgilisidir. Odasına gelene kendi eliyle çay-kahve ikram eden, Netflix dizi tavsiyesi veren, yemekhanede kendi özel masası olmasına karşın ısrarla futbolcularla yiyen mütevazı koçtur. Grupta yarattığı olumlu hava da ona kalıcı mukavele mükafatı olarak dönmüştü esasen.

Lakin gerçekçi olmak lazım: Soslkjaer taktiksel bir deha kabul edilmez, zati Manchester’da da bu işleri daha çok yardımcısı McKenna’nın yaptığı söyleniyordu. Buraya da benzeri bir yardımcıyla, Moe ile geldi. Solskjaer âlâ futbolcudur, uygun karakterdir.

İnsan idaresidir, kalp kazanmaktır sırrı. Pekala bu özellikler, Beşiktaş’ın mukadderatını değiştirmeye kâfi mi? Bence hiç kolay değil işi.

Bence dün akşam Tüpraş Stadı’nda Beşiktaş’ın teknik adamlık için hedefleyebileceği iki başarılı hoca vardı: Biri Vincenzo Montella, biri de Thomas Reis’tı.

Alışılmış ki ikisinin de hala faal misyonları olduğunun farkındayım. Fakat bilemiyorum, Manchester United’ın Sporting Lizbon’a Ruben Amorim için 11 milyon Euro bonservis ödemesi üzere bir formül deneyebilir miydi Beşiktaş Reis için?

Samsunspor dün uygun bir gününde değildi fakat Thomas Reis dönem genelinde tam bir büyük grup hocası performansı sergiledi bence.